Malum koskocaman bir kış geride kaldı ve hepimizi yaz neşesi sarmaya
başladı. Yaz neşesinin yanı sıra kimimizde kışın alınan kilolardan ötürü
sevimsiz bir yaz stresi de baş göstermiş durumda. Çünkü bütün kış
boyunca, her Pazartesi günü başlayan diyet heyecanı, Çarşamba’yı
göremeden pasta börek halini aldı. İşte ben de koca kışımı tıpkı
ateşböceği gibi gezip oynayarak, yiyip içerek geçirdiğim için şimdilerde
yakınmalarım bütün evi inletmeye başladı bile.
Geçtiğimiz
hafta bu konuda dertli bir şekilde aynanın karşısında kendimi
incelerken internette bir gezintiye çıkayım dedim ve “Yaza Hazırlanırken
Sizi Zayıf Gösterebilecek Giyinme İpuçları” infografiği ile
karşılaştım. Oldukça renkli ve eğlenceli görsellere sahip olan
infografiği incelerken hem çok keyif aldım hem de bilgilendim. Öncelikle
her zaman doğru bildiğim şeyi bir kez daha bu sayede tasdiklemiş oldum.
Ne mi? Kıyafetlerimi seçerken, koyu renk tercihinde bulunmak! Zaten
siyah sever birisi olduğum için bu madde epeyi hoşuma gitti diyebilirim.
Ayrıca karışık desenlerden uzak duracağıma söz verdim. Desen demişken,
tercihimi boyuna çizgili desenlerden yana kullanabilecekken büyük ve
geometrik şekilli desenlerden uzak durmam gerektiğini de bir kez daha
anlamış oldum.
Kilolarımın en iyi dostu üst bacaklarımdı. Hep
mini eteklerin kalın üst bacaklarımı daha ince gösterdiğini sanırdım.
Halbuki bu tamamen benim kurduğum bir hayalden ibaretmiş. Midi ya da
uzun etekleri tercih ederek çok daha zayıf gözükebilirmişim. Kaprilerin
genelde beni olduğumdan çok daha kilolu gösterdiğini düşünürdüm. Meğer
ne çok yanılmışım. Diz altında biten kapri modellerini giyinerek zarif
bir görünüm elde edebileceğim artık. Kız kardeşimde biraz göbek
fazlalığı bulunduğu için ona göre de şahane fikirler buldum. Robadan
etekler ile göbek kapatan kalın kemerler onun için altın değerinde!
Göğüsleri büyük olanlar ise, V yakalı bluzlar giyinerek daha ince bir
görünüme sahip olabilirmiş.
Elbise giyindiğim
zamanlarda, tercihimi iki renkli ve uzun elbiselerden yana kullanmam
gerektiğini öğrenince, geçenlerde arkadaşımın bana hediye etmiş olduğu
lacivert uzun elbiseyi hemen gardırobumun ön sıralarına koydum. Sürekli
pantolon giyinmekten hoşlanan biri olarak ne çok yanlışlar yapıyormuşum.
Düşük bel pantolonların beni zayıf gösterdiğini düşünüyordum ama hiçbir
şey tahmin ettiğim gibi değilmiş. Yüksek bel pantolonlar, beni çok daha
ince bir görünüme sokarmış. Bunu öğrenir öğrenmez hemen bir siyah bir
de füme renginde pantolon aldım. Gardırobumdaki en beğendiğim parçalar
arasında yer alan bol paça pantolonlar ise beni hem uzun hem de zayıf
gösterecekmiş. E daha ne isterim ki?
Artık kim
korkar hain kilolardan? Bende bu taktikler olduğu sürece, varsın azıcık
fazlam olsun. Her şey kendimi sevmekle başlıyor, bunu biliyorum.
Hepsiburada.com’un yeni kategorisi Hepsimoda’ya çok teşekkürler!
24 Mayıs 2016 Salı
16 Mayıs 2016 Pazartesi
Bahara Özel Ceket Modelleri ve İpuçları
Ceket kelimesinin kökeninin Fransızca’ya dayandığını ve anlamının
“Avrupai cepken” olduğunu biliyor muydunuz? Çok eski zamanlara dayanan
tarihinde “jakuette” olarak kullanılan kelime, zamana ve dile göre
farklılıklar göstermiş, Türkçe’ye “ceket” olarak girmiş. Ceketin evrim
geçirerek günümüze kadar uzanması elbette tesadüf değil; çünkü ceket hem
kadınlar, hem de erkekler açısından ciddi anlamda kurtarıcı olabiliyor
bazen! Şahsen ben hem gündüz, hem de gece kombinlerimde ceketlere de yer
vermeyi seviyorum.
Ne zaman ceket giyeriz?
Ceket modelleri arasında bir hayli çeşit mevcut. Deri ceket, blazer ceket, spor ceket, trençkot diye başlayıp çeşitlemeleri daha da arttırmak mümkün. Seviyoruz ceket giymeyi çünkü. Her kadının dolabında genellikle 1’den fazla ceket bulunur. Ceketin zamanı var mı peki? Sadece belli mevsimlerde ya da belli sıcaklıklarda mı tercih ediyorum ceketleri? Hangi ceketi ne zaman giyerim?
Ceket aslında her mevsim tercih ettiğim bir giysi. Yazı-kışı pek yoktur. Baharda ise ayrı bir severim; çünkü bahar tam da ara mevsim olarak kimsenin ne giyeceğini bilmediği dönemler olduğundan hep bir ekstra olarak çantada, elde ya da sırtta durur.
Şuan tam da kışı bitirip yaza hazırlandığımız şu bahar günlerinde dolabımdaki ceketlere göz kırpıyorum. Mont ve kabanlar için sıcak, yelek, tişört, gömlek için soğuk diye tanımlayabileceğim şu günlerde ceket modelleri benim için her anlamda kurtarıcı oluyor. İlkbahar ve sonbaharda gözde olan ceket, aslında yaz ve kış aylarında da yine dolapların ön sıralarında yer alıyor. Serin yaz akşamlarında kot, deri, keten ya da pamuklu ceketler hem şık olmayı, hem de serinlikten etkilenmemeyi sağlıyor. Kışın ise mont ve kabanların içine de giyilebilen ceketler hem soğuktan daha fazla korunmayı sağlarken, hem de şık kombininizle kıyafetinizi destekliyor.
Bahar mevsiminde hangi ceketler tercih edilebilir?
Baharın bir sıcak, bir soğuk, bir yağmurlu havalarını düşünmek lazım. Zira ne gün ne olacağı pek belli olmuyor. Hadi 5 maddelik küçük bir sıralama yapıp ceketlere yakından bakalım;
Yağmurluk: Gardırobunuzda bir yağmurluk mutlaka olsun. Malum bahar havaları belli olmuyor. Ani bastıran yağmurlarda ıslanıp hasta olmayı kimse istemez. O yüzden bir yağmurluğunuz veya su geçirmez montunuz mutlaka olmalı. En trend modelleri buradan inceleyebilirsiniz.
Kot ceket: İşte neredeyse her kadının vazgeçilmez ceket modeli! Kot ceket zamansız bir parça olduğundan her kıyafete uyum gösterebilir, çok değerlidir.
Deri ceket: Şık, seksi, alımlı ve kullanışlı; bunlar deri ceketi tanımlayan en nadide kelimeler. Siyah, kahverengi, pudra; rengini siz seçin; ama bir deri ceketi gardırobunuza mutlaka ekleyin.
Parka: Orta kalınlıkta ve uzun olan bu mont-ceketler, daha maskülen giyinmeyi seven kadınların tercihi. Tişört ve kotla çok yakışır parka. Sade; ama çekici bir üçlü.
Blazer ceket: Boyfriend bol kesim, dar kesim vb. birçok pantolon biçimiyle giyilebilen, son yıllarda moda olmakta son derece haklı blazer ceketler, bahar için de çok iyi seçenektir. Kolları kıvırıp içine bir gömlek ya da tişörtle kombinleyebilir, baharın hafif serinliğini rahatlıkla atlatabilirsiniz.
Sezonun en trend ceketlerinin yer aldığı bonprix mağazasına göz atmanızı tavsiye ederim.
Ne zaman ceket giyeriz?
Ceket modelleri arasında bir hayli çeşit mevcut. Deri ceket, blazer ceket, spor ceket, trençkot diye başlayıp çeşitlemeleri daha da arttırmak mümkün. Seviyoruz ceket giymeyi çünkü. Her kadının dolabında genellikle 1’den fazla ceket bulunur. Ceketin zamanı var mı peki? Sadece belli mevsimlerde ya da belli sıcaklıklarda mı tercih ediyorum ceketleri? Hangi ceketi ne zaman giyerim?
Ceket aslında her mevsim tercih ettiğim bir giysi. Yazı-kışı pek yoktur. Baharda ise ayrı bir severim; çünkü bahar tam da ara mevsim olarak kimsenin ne giyeceğini bilmediği dönemler olduğundan hep bir ekstra olarak çantada, elde ya da sırtta durur.
Şuan tam da kışı bitirip yaza hazırlandığımız şu bahar günlerinde dolabımdaki ceketlere göz kırpıyorum. Mont ve kabanlar için sıcak, yelek, tişört, gömlek için soğuk diye tanımlayabileceğim şu günlerde ceket modelleri benim için her anlamda kurtarıcı oluyor. İlkbahar ve sonbaharda gözde olan ceket, aslında yaz ve kış aylarında da yine dolapların ön sıralarında yer alıyor. Serin yaz akşamlarında kot, deri, keten ya da pamuklu ceketler hem şık olmayı, hem de serinlikten etkilenmemeyi sağlıyor. Kışın ise mont ve kabanların içine de giyilebilen ceketler hem soğuktan daha fazla korunmayı sağlarken, hem de şık kombininizle kıyafetinizi destekliyor.
Bahar mevsiminde hangi ceketler tercih edilebilir?
Baharın bir sıcak, bir soğuk, bir yağmurlu havalarını düşünmek lazım. Zira ne gün ne olacağı pek belli olmuyor. Hadi 5 maddelik küçük bir sıralama yapıp ceketlere yakından bakalım;
Yağmurluk: Gardırobunuzda bir yağmurluk mutlaka olsun. Malum bahar havaları belli olmuyor. Ani bastıran yağmurlarda ıslanıp hasta olmayı kimse istemez. O yüzden bir yağmurluğunuz veya su geçirmez montunuz mutlaka olmalı. En trend modelleri buradan inceleyebilirsiniz.
Kot ceket: İşte neredeyse her kadının vazgeçilmez ceket modeli! Kot ceket zamansız bir parça olduğundan her kıyafete uyum gösterebilir, çok değerlidir.
Deri ceket: Şık, seksi, alımlı ve kullanışlı; bunlar deri ceketi tanımlayan en nadide kelimeler. Siyah, kahverengi, pudra; rengini siz seçin; ama bir deri ceketi gardırobunuza mutlaka ekleyin.
Parka: Orta kalınlıkta ve uzun olan bu mont-ceketler, daha maskülen giyinmeyi seven kadınların tercihi. Tişört ve kotla çok yakışır parka. Sade; ama çekici bir üçlü.
Blazer ceket: Boyfriend bol kesim, dar kesim vb. birçok pantolon biçimiyle giyilebilen, son yıllarda moda olmakta son derece haklı blazer ceketler, bahar için de çok iyi seçenektir. Kolları kıvırıp içine bir gömlek ya da tişörtle kombinleyebilir, baharın hafif serinliğini rahatlıkla atlatabilirsiniz.
Sezonun en trend ceketlerinin yer aldığı bonprix mağazasına göz atmanızı tavsiye ederim.
13 Mayıs 2016 Cuma
Netmoda.com İle Kendi Modanızı Yaratın
Bir kadının en mutlu, en keyifli, en yorulmak bilmez anı hangisi?
Hayır hayır evlendiği günü kastetmiyorum. “Mutluyken, mutsuzken,
sinirliyken, canı sıkılmışken ya da dostlarıyla bir araya gelmişken en
çok yaptığı şey nedir? “ diye sorsam, hep birlikte “Alışveriş” diye
bağırabiliriz.
Aslında sadece kadınlara da alışveriş tutkunu demek yanlış olur. Günümüzde erkekler ve hatta çocuklar da, kendi tarzlarını en güzel şekilde yansıtan kıyafetlere gereksinim duyuyorlar. Hepimizce bilinir ki dış görünüş ilk intibada önemli bir yer tutar. İşte bu sebeple netmoda.com alışveriş sitesi hayatımıza büyük kolaylık sunmakta.
İnternetten alışveriş yapmanın henüz keşfedilmediği dönemlerde, elimizde onlarca poşetle mağaza mağaza gezer, vitrinlere bakar, hatta belki de çoğu zaman beğendiğimiz ürünün bedenini bulamayınca başka mağazalara yönlendirilirdik.
Günümüz teknolojisinde artık sahip olmak istediğimiz tarz ve şıklık bir tık uzağımızda. İşte tam bu noktada Netmoda.com imdadımıza yetişiyor. İçerisinde mevcut olan markalarla, kaliteli ürünlere en uygun fiyatlarla sahip olabilme imkânı sunan netmoda.com hayatımıza büyük kolaylık sağlıyor.
Ürünlerin kategorize edilmiş olması, aradığımız ürünü kolayca bulabilmemize olanak sağlarken, Netmoda.com sitesi görsel detaylarıyla da bizi kendine hayran bırakıyor. A'dan Z'ye aradığınız her ürün, diğer sitelere kıyasla çok daha uygun fiyatlarla karşınıza çıkıyor.
Sadece kadınlar için değil, erkek modasını da yakından takip edip şık ve tarz olunmasını sağlayan Netmoda.com bu konuda bir hayli başarılı. Giyim tarzı çocuklukta başlar diye düşünüyorsanız kesinlikle haklısınız. Netmoda.com çocukların giyim tarzlarında da kalite ve şıklığı ön plana çıkartıyor. Büyük beden kıyafet bulmanın zorluğunu bilenler için en güzel haber yine Netmoda.com’da. Büyük beden bölümü ile artık istediğiniz şıklığı uygun fiyata sağlamanız mümkün.
Netmoda.com sitesini ziyaret ettiğinizde, başka sitelerde bulamadığınız, karşınıza çıkmayan, ürün yelpazesi çok geniş, çok tarz ve iddialı ürünlerle karşılaşıyorsunuz. İçlerinde mutlaka sizin tarzınız olan ürünler bulabileceksiniz. Hatta bulmakla da kalmayıp hemen sipariş verip aşkla ürünün size ulaşmasını bekleyeceksiniz. Korkmayın lütfen, kavuşmanız uzun sürmeyecek. Netmoda.com ürününüzü 2 ila 4 gün içerisinde elinize ulaştırmış oluyor. Hatta 65 TL üzeri alışverişlerde ücretsiz kargo hizmeti de sunuyor.
Netmoda.com sitesiyle kendinizi şımartmak için daha ne bekliyorsunuz? Şimdi tam zamanı.
Aslında sadece kadınlara da alışveriş tutkunu demek yanlış olur. Günümüzde erkekler ve hatta çocuklar da, kendi tarzlarını en güzel şekilde yansıtan kıyafetlere gereksinim duyuyorlar. Hepimizce bilinir ki dış görünüş ilk intibada önemli bir yer tutar. İşte bu sebeple netmoda.com alışveriş sitesi hayatımıza büyük kolaylık sunmakta.
İnternetten alışveriş yapmanın henüz keşfedilmediği dönemlerde, elimizde onlarca poşetle mağaza mağaza gezer, vitrinlere bakar, hatta belki de çoğu zaman beğendiğimiz ürünün bedenini bulamayınca başka mağazalara yönlendirilirdik.
Günümüz teknolojisinde artık sahip olmak istediğimiz tarz ve şıklık bir tık uzağımızda. İşte tam bu noktada Netmoda.com imdadımıza yetişiyor. İçerisinde mevcut olan markalarla, kaliteli ürünlere en uygun fiyatlarla sahip olabilme imkânı sunan netmoda.com hayatımıza büyük kolaylık sağlıyor.
Ürünlerin kategorize edilmiş olması, aradığımız ürünü kolayca bulabilmemize olanak sağlarken, Netmoda.com sitesi görsel detaylarıyla da bizi kendine hayran bırakıyor. A'dan Z'ye aradığınız her ürün, diğer sitelere kıyasla çok daha uygun fiyatlarla karşınıza çıkıyor.
Sadece kadınlar için değil, erkek modasını da yakından takip edip şık ve tarz olunmasını sağlayan Netmoda.com bu konuda bir hayli başarılı. Giyim tarzı çocuklukta başlar diye düşünüyorsanız kesinlikle haklısınız. Netmoda.com çocukların giyim tarzlarında da kalite ve şıklığı ön plana çıkartıyor. Büyük beden kıyafet bulmanın zorluğunu bilenler için en güzel haber yine Netmoda.com’da. Büyük beden bölümü ile artık istediğiniz şıklığı uygun fiyata sağlamanız mümkün.
Netmoda.com sitesini ziyaret ettiğinizde, başka sitelerde bulamadığınız, karşınıza çıkmayan, ürün yelpazesi çok geniş, çok tarz ve iddialı ürünlerle karşılaşıyorsunuz. İçlerinde mutlaka sizin tarzınız olan ürünler bulabileceksiniz. Hatta bulmakla da kalmayıp hemen sipariş verip aşkla ürünün size ulaşmasını bekleyeceksiniz. Korkmayın lütfen, kavuşmanız uzun sürmeyecek. Netmoda.com ürününüzü 2 ila 4 gün içerisinde elinize ulaştırmış oluyor. Hatta 65 TL üzeri alışverişlerde ücretsiz kargo hizmeti de sunuyor.
Netmoda.com sitesiyle kendinizi şımartmak için daha ne bekliyorsunuz? Şimdi tam zamanı.
7 Mayıs 2016 Cumartesi
Eyvah, Düğün Var!
Hayatınızda sadece bir kez olmasını istediğiniz ve “en mutlu gün”
olarak adlandırdığınız düğününüz için elbette ki rüya gibi mekânların
hayalini kurarsınız. Her şey dört dörtlük olsun istersiniz. Basit bir
mahalle arasında evlenmeyi değil; yıllar sonra bile herkesin aklında
düğününüzün muhteşem olduğu kalsın istersiniz.
Özellikle yaz aylarında neredeyse düğün için mekân bulmanın imkânsız olduğu bir gerçektir. Peki, ne yapacağız? Evlenmek için en güzel mevsim olan yaz aylarının geçmesini ve sadece aylar, yıllar önceden yer ayırtan kişilerin düğünlerine mi gideceğiz? Hayır! Evlenmek istediğiniz tarihi değiştirmenize gerek yok! İstanbul’da yaşıyorsanız, düğününüz için çok farklı yerlere bakabilirsiniz. Örneğin; Kadıköy, Beyoğlu, Ortaköy, Bebek gibi biraz daha lüks mekânların yanında, Kanlıca gibi biraz daha mütevazı yerler değerlendirilebilir.
Sahil ve kır düğünleri günümüzde en popüler düğün konseptleri olarak belirlenmiş durumda olsa da, düğün salonları büyük bir kesim için hala vazgeçilmez. Özellikle kalabalık bir düğün planlanmışsa, kesinlikle düğün salonu tercih edilir. Fakat seçtiğiniz düğün salonu herhangi bir düğün salonu olmamalı. Bu özel gününüz aksiliklerle değil, tatlı sürprizlerle son bulmalıdır.
Birçok düğün salonu, konseptinde organizasyon şirketleri ile de anlaştığı için; eskiden kalma, sandalyelere turuncu fiyonklar bağlama ya da kuru pasta limonata gibi gelenekler de tarihe gömülmüş oldu. Artık kuru pasta, limonatanın yerini; özel yemeklerin sunulduğu, daha lezzetli tatlıların ve içeceklerin ikram edildiği yeni konseptler aldı.
Elele dergisi bu konseptlerin uygulandığı düğün mekânları için birkaç örnek sunarak, anlattıklarımın faydalı ve somut olmasını sağlayor.
Haliç Kongre Merkezi, Conrad İstanbul, 360 East Moda, Shangri-La Bosphorus, Sheraton İstanbul Ataköy ve Pera Palace Hotel Jumeirah sizlere rüya gibi bir düğün için elinden gelen hizmeti sunacaktır. İstanbul’un dört bir yanında verdiğim bu özel mekân örnekleri dışında elbette ki pek çok mütevazı düğün salonu ya da düğününüzü yaptırabileceğiniz oteller bulunmaktadır.
Bahsettiğim mekânların genel olarak 5000 ve daha fazla kapasiteli oluşu dışında, verdiği pek çok hizmetle de memnun kalacağınızın garantisi en başında veriliyor. Ayrıca sanıldığı gibi bu güzel mekânların ücretleri öyle çokta fazla değil.
Herkesin rüyalarındaki düğünün gerçek olması dileğimle, hoşça kalın!
Özellikle yaz aylarında neredeyse düğün için mekân bulmanın imkânsız olduğu bir gerçektir. Peki, ne yapacağız? Evlenmek için en güzel mevsim olan yaz aylarının geçmesini ve sadece aylar, yıllar önceden yer ayırtan kişilerin düğünlerine mi gideceğiz? Hayır! Evlenmek istediğiniz tarihi değiştirmenize gerek yok! İstanbul’da yaşıyorsanız, düğününüz için çok farklı yerlere bakabilirsiniz. Örneğin; Kadıköy, Beyoğlu, Ortaköy, Bebek gibi biraz daha lüks mekânların yanında, Kanlıca gibi biraz daha mütevazı yerler değerlendirilebilir.
Sahil ve kır düğünleri günümüzde en popüler düğün konseptleri olarak belirlenmiş durumda olsa da, düğün salonları büyük bir kesim için hala vazgeçilmez. Özellikle kalabalık bir düğün planlanmışsa, kesinlikle düğün salonu tercih edilir. Fakat seçtiğiniz düğün salonu herhangi bir düğün salonu olmamalı. Bu özel gününüz aksiliklerle değil, tatlı sürprizlerle son bulmalıdır.
Birçok düğün salonu, konseptinde organizasyon şirketleri ile de anlaştığı için; eskiden kalma, sandalyelere turuncu fiyonklar bağlama ya da kuru pasta limonata gibi gelenekler de tarihe gömülmüş oldu. Artık kuru pasta, limonatanın yerini; özel yemeklerin sunulduğu, daha lezzetli tatlıların ve içeceklerin ikram edildiği yeni konseptler aldı.
Elele dergisi bu konseptlerin uygulandığı düğün mekânları için birkaç örnek sunarak, anlattıklarımın faydalı ve somut olmasını sağlayor.
Haliç Kongre Merkezi, Conrad İstanbul, 360 East Moda, Shangri-La Bosphorus, Sheraton İstanbul Ataköy ve Pera Palace Hotel Jumeirah sizlere rüya gibi bir düğün için elinden gelen hizmeti sunacaktır. İstanbul’un dört bir yanında verdiğim bu özel mekân örnekleri dışında elbette ki pek çok mütevazı düğün salonu ya da düğününüzü yaptırabileceğiniz oteller bulunmaktadır.
Bahsettiğim mekânların genel olarak 5000 ve daha fazla kapasiteli oluşu dışında, verdiği pek çok hizmetle de memnun kalacağınızın garantisi en başında veriliyor. Ayrıca sanıldığı gibi bu güzel mekânların ücretleri öyle çokta fazla değil.
Herkesin rüyalarındaki düğünün gerçek olması dileğimle, hoşça kalın!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)